25 Temmuz 2012 Çarşamba

Astral Katlar- Sıfır katı

Sıfır katı, merdiven ve ilk girişiçin altar düzeni aşağıda tarif edildiği
gibi olmalıdır.
Altar görevini yapan masa, sehpa, örtü, her ne ise, odanın doğu
yönüne kurulur. Üzerinde bir cam piramit vardır. Piramitin altı
aynadır. Piramitin çevresine yolcularıtemsil eden birer Astra koyu-lur. Bunlar kurşun üzerine oyulmuştur. Altarın arkasında, altarı görebilecek şekilde yerleştirilmiş olan büyük bir ayna vardır. Aynanın
yolcularıdeğil, altar ve piramiti görmesi önemlidir. Yolcuların oturuş
düzeni serbesttir. İster yere, ister sandalyeye otururlar. Uzanmaları
da mümkündür. Yolcuların dönük olmaları gereken bir yön de yoktur
fakat altara karşıoturmalarıdaha ciddi olabilir. Aydınlanmayı
sağlayan mum altarın üzerine ya da gözü rahatsız etmeyeceği
herhangibir yere koyulur. Yolcular siyah, kapşonlu cüppelerine

sarınmışlardır. Amber ve buhur otu karışımıyakılmaktadır. Eğer
hazırlanmışolan gümüş, koruyucu talismanlarıyoksa herkes alnına
bir bantla, daire şeklindeki kurşun üzerine yapılmış olan isim
talismanını tutturur.

Sıfır katının bütünü tabii ki, burada anlatılan değildir. Aslında burada
yazılanlar ya da yolculuğun o bölümünde görülebilenler sıfır katının
ancak bir kırıntısı olabilir. Bu bütün katlar için geçerli bir noktadır.
Gene şunu da untmamak gerekir ki, burada anlatılan manzara ya
da varlıklar, alınan bilgiler ya da bilginin türü bizim şuur durumumuz
gibi şeylerle sınırlıdır. Acemi yolculurın, acil geçişlerinden başka bir
şey değildir. Katların gerçek bilgeliğini burada yazılanlarla
kıyaslamak hata olur.
Sıfır katında kişilerin bilinçlerine göre karşılaşabilecekleri sonsuz
sayıda bölüm vardır. İnceleyebildiklerimiz ya da sadece geçmemiz
gerektiği için geçip de, inceleyemediklerimiz, bizim geçmemiz şart
olan kısımlardır. Sıfır katıda, diğer katlar gibi kendi içinde katlara ya
da bölümlere ayrılır. Katlardaki her bölüm de gene kendi içinde alt
bölümlere ayrılır. Bu yüzden Sıfır ya da herhangibir katta kaybolmak
yani insanın bilincinin oralarda bir yerlere takılıp kalmasıoldukça
kolaydır. Herhangibir katıömür boyu gezmek de olasıdır. Benzeri
çalışmalar yapan kimseler ya da spirit medyumlar bu katla ilişkiye
girebilirler fakat bu, ille de burada anlatılan şeylerle karşılacaklar ve
burada anlatılan  şeyleri alacaklar anlamına gelmez. Ayrıca aynı
bölüme giren kimseler de aynıgörüntüleri algılayamazlar. Fikir ve
semboller aynıolabilir fakat dönem dönem aynıçalışma içindeki
kişiler bile, fikir ve semboller aynıolmakla birlikte farklıgörüntüler
alabilirler. Mesela iki kişiden biri berrak ve masmavi sularıolan bir
göl görürken, diğeri kan ve irinden oluşan bir su birikintisi
algılayabilir. Bu durum kişilerin istek, ihtiyaç ve
sempatizasyonlarıyla ilgili bir tercüme, yorum, bilinçaltının, bilince,
aldığı enerji ve etkiyi tercüme etmesi sorunudur.
Sıfır katında oldukça ağır bir atmosfer hissedilir. Yolcular
üzerlerindeki basınç ve gerilimi hissederler. Bu, derin maden
ocaklarının en dip tunellerinde duyulan hisse benzer. Sıfır katında
iyi ya da yolculara iyi görünebilecek şeylere rastlamak imkanıçok
azdır. Çünkü burası Astral boyutun, bedenli olarak yaşadığımız fizik
boyuta en yakın olan ve en ağır titreşimli bölgesidir. Dünyadaki her
düşünce, her ihtiras, ızdırap ve kirlilik önce buraya gelir, yansır. En
kara ruh varlıklarıve Astral enerjiler de buradadır. Sıfırın varlıkları
saldırgan, bekçileri ilkeldir. Daha ince vasıflı varlıklar ve ruhlar diğer
katlara sızarlar ve burası bir tür çöplük olarak kalır. Bununla beraber
yapılan tarif biraz spiritüel seviyede kalmaktadır. Sıfırda bazımajikal
çalışmaların yapılabileceği çok elverişli alanlar da vardır fakat ne
olursa olsun atmosfer ağırdır.
Sıfır katının bölümlerini yazmayacağım. Sadece bu kattan bahsetmek yeterli şimdilik…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yapmak için profil seçeneğinden anonim'i seçiniz